aman can

By amanhem

zaman, hürriyet, milliyet, sabah, cumhuriyet, radikal

Zor ortamda mikro reformlar doludizgin...

By amanhem

'Murphy Kanunları' vardır ya... Bunlardan birine göre; "Ters gitme olasılığı taşıyan bir şey ters gider." Şu sıralar Türkiye için tam da böyle. Gıda krizi, petrol şoku, Güneydoğu'da 1850'lerden beri kaydedilen en büyük kuraklık, küresel finansal kriz, içeride yargı cinneti, CHP'nin tutumu gibi.

Tabii böyle olunca yükselen enflasyon, abartıya dönüşen cari açık, yavaşlayan ekonomi, artma eğilimine giren işsizlik...

Önce minik bir fıkra. Yolcular nehrin karşı kıyısına geçmek için küçücük bir takaya doluşuyor. Kaptan bir hayli tedirgin. "Yapmayın etmeyin, batacağız." diyor. Halkın bunu duyacak hali yok. Bir yandan takaya doluşurken, diğer yandan "Allah büyüktür." sesleri yükseliyor. Kaptan ise mukadder sonucu ilan ediyor: "Allah büyüktür, ancak taka küçüktür."

Evet hükümet vardır, oradadır, ancak sorunlar da küresel ve devasadır. İçeride ise pusuya yatıp milletinin mağduriyeti üzerinden kendine istikbal arayanlar pek çok ve akla ziyan ahlaksız yöntemleri pervasızca denemekteler.

Bu şartlarda bile ekonomi krize girmiş değil. Her şeye rağmen psikolojiyi aşağıya bırakmayan hükümetin çabalarının bunda büyük bir katkısı var. Hani "Sorunlar dağ gibi üzerimize gelirken, hükümet gerekli tedbirleri almıyor." lafı kocaman bir Beyaz Türk yalanı.

Hemen herkesin ortak bir söylemi, bir arzusu vardı: "Makro ekonomik reformlar tamam. Sıra mikro ekonomik reformlara gelmeli, üretimin, istihdamın önü açılmalı, Türkiye'nin rekabetçiliği artırılmalı." Peki, neydi bu reformun unsurları?: (1) İstihdam paketi. (2) Enerji piyasası reformu. (3) Sosyal güvenlik reformu. (4) Verimlilik eksenli üretim ekonomisini teşvik eden Ar-Ge yasası, tasarrufu artırıcı tedbirler. (5) Sanayi envanterinin çıkartılması. (6) Bölgesel-sektörel kademeli, verimlilik eksenli teşvik yasasının çıkartılması. (7) Tarımın etkin dönüşümü. (8) Eğitimde dönüşüm.

Hükümet bu kalemlerin tümünde belli bir aşamaya geldi. Çoğu, mevzuatların çıkartılması ve uygulama aşamasında. 12 milyar dolarlık GAP paketi şimdi açıklanıyor. Yerimiz dar. Sonra açıklarız. Tabii "Uygulamayı görmek lazım." lafı da yabana atılacak cinsten değil. Zira şu sıralar ekabir bürokrata laf geçirmek, inisiyatif aldırmak, imza attırmak her babayiğidin harcı değil. İdeolojik yargı yapısı ve üzerindeki cuntacı baskı devam ettikçe de bu aşılamaz. Ahmet Altan diyor ya, "Altı postal, üstü cübbe", aynen öyle!

Böyle bir ortamda geçen cuma sabahı Devlet Bakanımız Mehmet Şimşek ile bir kahvaltıda buluştuk. Kahvaltıda bütün bu yeni hamleleri konuştuk. Yalnız bugünkü yazımı yazmak için masanın başına geçip, diğer dört akademisyen-yazar meslektaşımın toplantıyı nasıl işlediğini görmek için internete girdim. Prof. Seyfettin Gürsel'in detaylı değerlendirmesi Referans gazetesine manşet olmuş. Okuduğum bir değerlendirmesi nedeniyle gözlerim fal taşı gibi dışarı fırladı. Gürsel'in haberine göre, "Temmuz ayı gibi bir tarihte elektrikte otomatik fiyatlandırma sanayi için yüzde 14, konutlarda ise yüzde 19 zamla başlayacak."

Oysa Bakan'ın dedikleri böyle değildi, şöyleydi: "Bugün enflasyon hedeften sapmıştır. Mevcut enflasyonun yüzde 66'sı sadece enerji ve gıdadan kaynaklanıyor. Yıllardır sanayi ve konutlarda kullanılan enerjiyi sübvanse eden kamu, zam yapmayarak tam 25 milyar YTL'lik bir yüke katlandı. Ancak dünyadaki koşullar nedeniyle yıl başında daha fazla dayanamayarak yüzde 14 ve yüzde 19 oranındaki o bilinen zamları yapmak zorunda kaldık. Bu da enflasyona yansıdı."

Neyse ki, zaten Hazine Müsteşarlığı'ndan "tekzip" metni mesaj kutuma da düştü. Anlaşılan Sayın Gürsel, "Pek bir şey öğrenemedim." dediği sohbet ortamına biraz 'adrenalin' katayım derken 'yapılanı', 'yapılacak' şeklinde aktarmış. Bir de çoğu kez "Ama basına öyle yansımadı." demezler mi? Sen duyduğunu bu hale getirirsen, nasıl yansısın ki!

Neyse, 'mikro reform' ezberi de bitiyor artık. Şimdi top işadamında.

İBRAHİM ÖZTÜRK
26/05/2008 zaman

Benzer Yazılar



No Comment

Yorum Gönder